Sayfa güncelleniyor...
Su, dünyanın çok büyük bir bölümünü kaplayan (dünyanın 4'te 3'ü), tüm canlıların yaşaması için vazgeçilmez olan, tatsız ve kokusuz kimyasal bir bileşiktir. Sıklıkla renksiz olarak tanımlanmasına rağmen kızıl dalga boyunda ışığı hafifçe emmesi nedeniyle mavi bir renge sahiptir.
Kimyasal formülü H2O olan su, 2 hidrojen ve 1 oksijen atomundan meydana gelir. H+ iyonu içeren bir madde (ör. asit) ve OH- iyonu içeren bir maddenin (ör. baz) tepkimesi (nötralleşme) sonucu oluşur.
Su doğada katı, sıvı ve gaz hallerinde bulunur. Su, bilim dünyasında gizemi halen çözülememiş bilgiler barındırmaktadır. Su, moleküler yapısı oldukça basit ve bol bulunan bir madde olmasına rağmen belirli koşullarda diğer bileşiklerden oldukça farklı davranışlar sergiler. Örneğin; - Katı haldeki su (buz), sıvı haldeki suyun üzerinde yüzer. Dünyadaki hemen hemen tüm diğer bileşiklerde, bileşiklerin katı hali, sıvı halinden yoğundur ve katı fazdaki (haldeki) bileşik batar. Suyun bu özelliği pek çok insanın gizemini göremediği pek çok yaşamın belirleyicisidir ve bazı avantajları vardır. Soğuk bir bölgede, göl yüzeyini kaplayan buz tabakası yalıtıcı görevi görür ve suyun derinlerinde varolan hayatları korur. Aksi bir durum olsaydı; buzun çökmesi durumunda, canlılar şiddetli soğuğa maruz kalacağından hayatlarını devam ettirmeleri imkansız hale gelecekti... - Su yanıcı bir madde değildir. Bu özelliği nedeniyle ateş söndürücü olarak kullanılır. Fakat, suyun bileşimindeki oksijen, yakıcı bir gaz ve hidrojen ise yanıcı bir gazdır. Oysaki, hidrojen ve oksijen birleşerek söndürücü bir madde olan suyu meydana getirirler. - Dünyamızın 4'te 3'ü sularla kaplıdır. Aynı şekilde, vücudumuzun 4'te 3'ü de sudur. Suyun gerçekleri, gizemi ve özellikleriyle ilgili daha pek çok şey söylemek mümkün...
Suyun sıvı hali, suyun akışkan halini ifade eder.
Suyun katı hali, suyun donmuş halini ifade eder ve "buz" olarak tanımlanır. Oda koşullarında, 0 °C ve altında bulunur. Buzun yoğunluğu suyun yoğunluğundan az olduğu için su üstünde yüzebilir.
Suyun gaz hali, suyun buharlaşmış halini ifade eder ve "su buharı" olarak tanımlanır. Suyun ısı alarak su buharı (gaz) haline gelmesine "buharlaşma" denir. Buharlaşma bir hal değişimidir ve her sıcaklıkta olabilir. Su her sıcaklıkta buharlaşabildiği için havada her zaman su buharı bulunur. Sıcaklık arttıkça, genleşme meydana gelir ve buharlaşma başlar. Buharlaşma reaksiyonu su yüzeyinde meydana gelir. Su buharı, suyun en düzensiz hâlini ifade eder ve bu halde, su moleküllerinin hızı en fazla olur. Bulutların oluşması, buharlaşmaya en iyi örnektir. Su buharının tekrar su haline geçmesine ise "yoğunlaşma" denir. Atmosferde bulunan su buharı ani yoğunlaşmalar yaşanırsa yağmur yağar, yoğunlaşma ortamı aniden ve aşırı soğursa da su buharı direkt yoğunlaşma olmadan katı hâle geçer. Buna da "kırağılaşma" denir.
Su döngüsü, suyun dünya yüzeyinin üstünde ve altında sürekli hareketini tanımlar. Suyun okyanus ve denizlerden atmosfere, atmosferden yeryüzüne ve yeniden deniz ve okyanuslara ulaşması şeklindeki genel turu, döngüyü oluşturur. Evrenin korunumu yasası gibi, yeryüzündeki su kaynaklarının artmaz veya eksilmezliğini ifade eden bir terimdir, bir başlangıç veya sonu yoktur. Dünyadaki su kütlesi zamanla değişmez, sürekli sabit kalır. Sadece, çok çeşitli iklim değişkenlerine bağlı olarak yeryüzünün herhangi bir yerinde veya atmosferde farklı formlarda (tatlı su ve tuzlu su olarak sıvı halde, buz olarak katı halde ve buhar olarak da gaz halinde) bulunur ve atmosferik su rezervuarlarına ayrılır. Su döngüsü, yağış, buharlaşma, yer üstü ve yer altı akışları olmak üzere üç temel aşamayı içerir. Su, nehirden okyanusa ve okyanustan atmosfere bir rezervuardan diğerine, buharlaşma, yoğuşma, yağış, sızma, yüzey akışı ve yüzey altı akışının fiziksel süreçleriyle hareket eder. Su çevrimi, sıcaklık değişimlerine yol açan enerji değişimini içerir. Su buharlaştığında çevresinden enerji alır ve çevreyi soğutur. Yoğunlaştığında da enerjiyi serbest bırakır ve çevreyi ısıtır. Bu ısı değişimleri iklimi etkiler. Döngünün buharlaşma aşaması suyu arındırır ve daha sonra toprağı tatlı su ile doldurur. Sıvı su ve buz akışı dünyadaki mineralleri taşır. Ayrıca, erozyon ve sedimantasyon gibi süreçlerle dünyanın jeolojik özelliklerinin yeniden şekillendirilmesinde rol oynar. Yeryüzündeki su kaynaklarını okyanuslar, denizler, göller ve yeraltı suları oluşturur. Su, sürekli olarak hareket eder ve biçim değiştirir. Bitkiler, hayvanlar ve insanlar tarafından kullanılır, fakat gerçekte asla yok olmaz.
- Tuzlu su - Tatlı su - Acı su - Saf su - İçme suyu - Alkali su - Ağır su - Endüstriyel su
Sayfa güncelleniyor...
Evsel, kurumsal, ticari veya endüstriyel su ihtiyacınız için, profesyonelce çözümlerle yardıma ve desteğe hazırız.
HEMEN ARAYIN